Eyüphan Kaya
Bir kurum müdürü göreve başladığı zaman az çok yayınladığı göreve başlama mesajıyla kurumsal vizyonu ve misyonu hissettirir.
İl Milli Eğitim Müdürümüz Murak Küçükalinin göreve başlaması münasebetiyle yayınladığı masajı okudum, satır araları umut verici ifadeler içeriyordu.
Bir yazının kaldıracağı kadar siz saygıdeğer okurlarımla paylaşmak isterim.
Şehrimizin aziz insanları, çocukları ve gençleri… diyerek vatandaşı tazimle ifade etmesi ilimize karşı bir önyargısının olmadığına işarettir. Eminin bu mesajı okuyan vatandaşların da kahır ekseriyeti yeni il müdürümüz hakkında bir önyargısı olmaz, varsa da yok olur, kalmaz.
Ne acıdır ki eğitim-öğretimden pek bir fayda göremeyen, hatta sıkıntısını yaşyan vatandaşların çoğu, Milli Eğitim Müdürünün değişikliğini dert etmiyor, gündemine bile almıyor, asıl sıkntı burada.
İki yılda bir müdür değişikliğine karşı tepki dahi gösteren yok, “burası deneme tahtası mıdır” diyen çok az kişiye rastladım.
Bilgi çağı ifadesinin içini doldurabilirsek asıl önemli sorunlarımızdan biri odur kanaatimce. İnsanlarımız menfaat amaçlı bilgi öğreniyor, halbuki Allah rızası için derslerine çalışalardı öğrencilerimiz, dünya kazancı olan formel sınavlardaki başarı zaten kendiliğinden gelirdi.
Milli Manevi değerlere sahip çıkmak ifadesi ise hayatın ruhunun bizzat kendisidir. Bir öğrenci liseden mezun olduğunda bir Müslüman çocuğu rolünü kazanamamışsa vay halimize.
*Ben Okul müdürüyken bir çok sınıfa girebilmek için Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine alıyordun. Haftalık ders saati bir saat olduğu için bir çok sınıfa girme imkanım oluyordu.
Diyordum ki; “Bakın çocuklar! bütün dersleriniz bir yana, bu dersiniz bir yana, çünkü diğer dersler dünyada bir işe girmek için size lazım olur, ama bu ders sekerata kadar lazım, hatta kabirde dahi işinize yarıyor. Kabir meleklerinin sorgu suallerini düşünen biri ne dediğimi anlar!
Öğrencilerimizin iman, edep ve marifeti, hikmet ve merhameti öğrenmeleri lazım, dolayısıyla talim terbiye için inanç ve kültürel değerlerimizden faydalanmak gerekir.
Bunun için konferanslar, geziler, projeler devreye koymak olması gereken ek çalışmalardır.
İnsan Hakları eğitimi,
Hak arama yolları.
Değerler eğitimi,
Başarı hikayeleri,
Tarihi şahsiyetler,
İslam Dünyası kategorisinde sayılan devletler ve durumları…vs.
Yönetici-Öğretmen ve Veli üçlüsüne gönderme
Bu saç ayağı talim terbiyenin omurgasıdır. Eğitim öğretimin nüvesi/meyvesi öğrencidir.Öğrenci masum bir candır. Onu yoğurmak, yeti ştirmek bu üçlünün işidir.Dolayısıyla bu üç gruba yönelik bir yetiştirme programı muhakkak lazımdır diye düşünüyorum.
Erdoğana ve Özere teşekkür..
Malum kanaat odur ki, hem cumhurbaşkanımız, hem milli eğitim bakanımız dindar gençlik istemektedir, ne yazık ki dindar gençlik kavramını kullanmak dahi bazı kesimlerce hoş karşılanmıyor.
Allah aşkına, namuslu, dürüst, helal haramını ayırt edebilen, çalışmayı ibadet aşkıyla yapan bir nesil yetiştirmekten kim niye korkuyor? ben anlamış değilim.
Rabbını tanımayan, yatak kıyafetiyle sokaklarımızın huzurunu kaçıran, merhamet duygusu kaybolmuş, cani bir nesil yetiştirmenin bir felaket hazırlığı olduğu kesin, bu ikinci kısım insan tipinden yana olanlar azgın gavurların yereldeki azı dişleridir, buna müsaade etmemek için çocuklarımıza gençlerimize dört elle sarılmalıyız, onları sevmeliyiz, meslek erbabı, işe yarar bir kimse olarak hayata kazandırmalıyız.
Bu mesajdan ötürü bir Diyarbakırlı olarak İl Müdürümüz Murat Küçükaliye hoş geldiniz der başarısının/mızın devamını dilerim.
Vesselam.
Eyüphan Kaya
Memur ve Emekli Sendiklaları Konfederasyonu(MESK) Güneydoğu Bölge Başkanı
NOT:Diyarbakır Eğitim öğretimi içi bir SWOT analizini yapıp ona göre kısa, orta ve uzun vadede stratejik eylem planını hazırlamak da gerekir. Belki de önceki müdürlerimiz zamanında yapılmış ama Talim Terbiyeye rengini vermediğine göre yok mahiyettedir.
