Aydındere Haber Giresun Haber Karadeniz Haber

Video Galeri
Foto Galeri
Web Mobil
hilaltas
Bu haber 9285 kez okundu. | Kategori : KARADENİZ
Haberin Tarihi :   19 Şubat 2011 - 20:37

KASİF gıda sektörünün sorunlarını masaya yatırdı

Büyüt
Küçült
KASİF  gıda sektörünün sorunlarını masaya
Karadeniz Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (KASİF) Başkanlar Kurulu, Canik Belediyesi Kültür Merkezinde yapıldı.

KASİF  gıda sektörünün sorunlarını masaya yatırdı 

Karadeniz Sanayici ve İşadamları  Dernekleri Federasyonu (KASİF) Başkanlar Kurulu, Canik Belediyesi Kültür Merkezinde yapıldı.

KASİF üyesi 20 dernek başkanının ve sektör temsilcilerinin katıldığı Başkanlar Kurulunda Dünya Gazetesi Yazarı Dr. Rüştü Bozkurt’un yönettiği Karadeniz Bölgesinde gıda sektörünün geleceğini masaya yatıran ve sektörün dünü bugünü  ve geleceğinin tartışıldığı ortak akıl toplantısı da yapıldı.

Sektörün güçlü ve zayıf yönlerinin tespit edilerek gıda sektörünü bekleyen fırsatlar ve tehditlerin masaya yatırıldığı toplantıda, Dünya nüfusunun sürekli artmakta olduğu, ekonomik olarak yükselen bir orta sınıfın nüfus üzerindeki payının arttığı ve ekonomide güç dengelerinin batıdan doğuya kaydığı bir süreci yaşadığımız vurgulanarak böyle bir dünya düzeninde gıda sektörünün de öneminin özellikle yaşanan küresel iklim değişiklikleri nedeniyle de her geçen gün daha da önem kazandığı bir süreci yaşadığımız vurgulanarak bunların ülkemiz için fırsatlar olduğu dile getirildi.

Gıda sektöründe Güçlü Yönlerimiz:

1)Girişimci bir nüfusa sahibiz,

2)Manş denizinden Çin denizine kadar çok güçlü bir sanayi alt yapısına sahibiz,

3)Çok önemli bir coğrafyada bulunuyoruz,

4)Gelişmiş ülkelerin terk etmek zorunda olduğu bir çok alanda üretim üssü olma özelliğine sahibiz,

5) Genç ve dinamik bir nüfusumuz var,

Zayıf Yanlarımız:

1)Verimliliğimiz gelişmiş ülkelere oranla daha düşük,

2)Bir araya gelme, birlikte iş  yapma özelliğimiz yok,

3)Yapacağımız yatırımlarda fizibilite yapma özelliğimiz zayıf,

4) Projeye odaklı çalışmıyoruz,

5)Sürekli sorgulama ve kendini geliştirme özelliğimiz zayıf, 

Toplantının açılış konuşmasını  yapan KASİF Başkanı Osman Reis, Gıda sektörünün dünyanın geleceğini etkileyen  en önemli konulardan biri olduğunu belirterek, ‘ Dünya Ekonomik Forumu’nun son raporuna göre gıda fiyatlarındaki oynaklık dünyanın karşı karşıya kaldığı en büyük beş riskten biri haline geldi. Özellikle 2010 yılında yaşanan ve 2011 yılının başlarında da kuraklık ve sel felaketlerinden dolayı küresel bazda gıda fiyatlarında büyük artışlar yaşandı. Dünya Bankası rakamlarına göre 2010 yılı Haziran ayından itibaren  artan gıda fiyatlarından dolayı gelişmekte olan ülkelerde 44 milyon insan aşırı yoksullaştı. Bu da bize gösteriyor ki gıda sektörü dünya için her zamankinden daha önemli bir hale geldi. Dünyada yaşanan bu değişimler ve gelişmelerden bizde ülke olarak etkilenmekteyiz. Küresel ısınma ve iklim değişiklikleri bizim ülkemizi de etkilemektedir. Sektörde yatırım yaparken , gelecekle ilgili planlarımızda dünyada yaşanan bu gelişmeleri de dikkate almamız gerekiyor’ dedi.

Açılış konuşmasının ardın Dünya Gazetesi Yazarı ve Yönetim Danışmanı Dr. Rüştü  Bozkurt’un yönetiminde   ‘Gıda Sektörünün Dünü,  Bugünü ve Geleceği’  konulu ortak akıl toplantısı  yapıldı.

Dünya Gazetesi Yazarı  Dr. Rüştü Bozkurt ta yaptığı konuşmada ,Gıda sektörünün dünyanın en önemli konularından biri olduğunu ifade ederek, Gıda sektörü dünyanın en önemli konularından birisini oluşturuyor. Sektör dünyada gelişen olaylara göre seyir izliyor. Özellikle küresel iklim değişiklikleri ve yaşanan kuraklık ve seller gıda fiyatlarını önemli oranda arttırıyor. Önümüzdeki dönemde de dünyada yaşanan iklimsel olaylar gıda fiyatlarının yükselmesinde en önemli etken olacaktır’ şeklinde konuştu.

Bozkurt sözlerine şöyle devam etti: ‘ Çin ve Hindistan gibi ülkelerde orta sınıfın büyümesi paketlenmiş gıda tüketimini arttıran bir etki. Örneğin Çin’in orta sınıf nüfusu 450 milyon’u bulmuş durumda. Dünyada ise orta sınıf nüfusu 2 milyar düzeylerinde. İnsanların ekonomik gelirleri yükseldikçe paketlenmiş gıda tüketimi de artacaktır. Bizim ülkemizin de gıda da iki yüzü bulunuyor. Ülkemizde bir kesim Belçika seviyesinde istediği gıda ürünü tüketirken başka bir kesim ise Bangladeş seviyesinde bir kuru ekmeğe ve azıcık aşa kanaat getiriyor. Türkiye’nin gıda sektöründe verimli olabilmesi için öncelikli olarak parçalanmış arazi yapısını çözmesi ve topraklardaki mülkiyet yapısını değiştirmesi gerekiyor. Topraklarımızı bu parçalanmışlıktan kesin olarak kurtarmamız gerekiyor.’  

Bafra Sanayici ve İşadamları Derneği (BASİAD)Başkanı  ve Yeşil Küre Organik Ürünler Tarım Hayvancılık Sanayi Ticaret Limited Şirketi Genel Müdürü Ahmet Aydın  Gıda sektöründe karlılık oranlarının gün gittikçe azalmaya başladığını ifade ederek, ‘Sektörde karlılığı yüksek işler herkesin yapmadığı farklı işleri yapmakla elde edilebiliyor. Bölgemiz için konuşacak olursak  tarımda verimliliği arttırabilirsek yüksek kazançlar elde edebiliriz. Örneğin Amerika’nın Arizona Eyaletine bağlı Yuma Bölgesi bizim Bafra Ovasından yüzde 40 daha büyük bir bölge ama Kuzey Amerika’nın kış sebze üretiminin yüzde 90’nını karşılıyor. Yuma özellikle marul bölgesi maruldan yılda  1.3 milyar dolar gelir elde ediyorlar. Bafra Ovasında ise yılda yaklaşık 220 milyon TL gelir elde ediliyor. Eğer biz de Bafra Ovasını da Yuma seviyesine getirsek bölgedeki milli gelirimizi 5-6 kat yükselir.  Özellikle bizim kuzey komşularımıza burada üretilen ürünleri satma imkanımız bulunuyor’ dedi.

Ahmet  Aydın sözlerini şöyle tamamladı: ‘ Bunları çok iyi değerlendirmeliyiz. Bafra’da bakkallar her geçe gün kaybediyor. Bafra’da  bulunan bakkal ve market sayısı 1300’den 300’düşmüş ama ulusal market zincirlerinin sayısı her geçen gün artarak 20’nin üzerine çıkmış. Bu demektir ki Bafra’da sektörde çalışan 800’e yakın işsiz kalmış. Bu durumdan çıkmak için çareler bulmalı çözüm üretmeliyiz. Bir araya gelinecekse bir araya geleceğiz. Ya bir yol bulacağız yada bir yol açacağız.’

Ak-Ra Gıda Sanayi Limited Şirketi Genel Müdürü Aziz Akkuş’ta , ‘Bizim içinde bulunduğumuz sektör gıda sektörünün son ve en iyi halkası konumunda bulunuyor. Marketçiliğin gıda sektöründe faaliyet gösteren diğer gruplara göre avantajı sattığımız ürünlerin parasını peşin almamız. Bu açıdan şanlı olduğumuzu düşünüyorum. İki yıl içerisinde ciromuzu yüzde 100 arttırdık. Bizim yaşadığımız en büyü sıkıntı ise ulusal marketlerin çok hızlı bir şekilde açılması. Ordunun nüfusu 130 bin ama gelin görün ki sürekli irili ufaklı bir çok market açılıyor’ diye konuştu.

MG Pazarlama Sahibi Murat Genç ise , ‘Her geçen gün gıda toptancıları eriyor. Müşteri kaybediyoruz. Özellikle ulusal sektöre girdikçe yerel mağazaların işleri azalıyor. Dolayısıyla sürekli müşteri kaybediyoruz. Yeni arayışlar ve çözüm yolları bulmalıyız. Yoksa iş yerlerimizi kapatmak zorunda kalırız’ diye konuştu.

Gıda sektöründe herkesin yaşadığı sıkıntıların hemen hemen aynı olduğuna değinen Gümüş Tavukçuluk Limited Şirketi Genel Müdürü Bahri Türk  de , ‘Marketler ürünlerini peşin satıyorlar ama toptancıların parasını uzatabildikleri kadar uzatmaya çalışıyorlar. Ulusal marketler hafta sonları çok ciddi indirimler yapıyor. Buda bizim ürünümüzü sattığımız iş yerlerini zora sokuyor. İş yerleri malımızı alsa bile satamıyor. Bir de ulusal marketler ürünlerini bizden almayıp direkt üreticiden alıyor. Buda doğal olarak satış rakamlarımızı etkiliyor. Yine bayiliğini yaptığımız firmalar ürün gamlarını ve kotalarını sürekli arttırarak bizi zor durumlara sokuyorlar. Bunun yanında masraflarımız çok fazla. Hükümet farklı sektörlerde mazotu teşvik ediyor. Bizim de maliyetlerimiz içerisinde en çok tutan lojistik maliyetimiz. Araçlarımız sürekli hareket halinde.Yetişmiş eleman sorunumuz var. Bizim sektörün güçlü olduğu alan ise diğer sektörler krizden etkilenirlerken biz yaşanan krizden fazla etkilenmedik. İnsanlar diğer harcamalarını kısarken gıda harcamalarından kesinti yapmıyorlar’ dedi.

Rikar Gıda Sanayi Limited Şirketi Genel Müdürü Seyfullah Pakkan’da , ‘ Firma olarak en büyük sıkıntıyı hammadde konusunda yaşıyoruz. Hammadde fiyatları sürekli değişiyor. Hammadde fiyatlarında yaşanan değişiklikleri ürünlere yansıtamıyoruz. Ayrıca hammaddeyi peşin alıyoruz ama ürünleri vadeli satıyoruz. Ayrıca bizin belimizi büken en önemli sorunlardan birisi de merdiven altı üretimdir. Vergi vermeyen, SSK ödemeyen aracının arkasına ürününü koyup hiçbir denetime tabi olmayanlarla rekabet etmemiz çok zor. Üretici olarak marketlerin raf parası, insert, giriş ücreti gibi talepleri karlarımızı çok düşürüyor’ diye konuştu.

Ara toptancıların 2000 yılından itibaren can çekişmeye başladıklarını ifade eden KASİAD Başkan Yardımcısı ve Uğur Endüstriyel sahibi Uğur Kocaoğlu , ‘Biz ara  toptancılar 2000 yılından itibaren can çekişmeye başladık. Büyük marketler sektörde yayılmaya başladıkça ürünlerini ara toptancılardan değil direkt üreticilerden alıyorlar. Bizler ayakta kalabilmek için yeni arayışlarda bulunup işimizle ilgili yenilikler yapmalıyız’ dedi.



Sayfayı Yazdır
Print Friendly / PDF
Sosyal Paylaşım
Google
Etiketler :
İsim Soyisim :
E-Mail :
UYARI : Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.
Uyarı
Güvenlik kodu :
DİĞER HABERLER
tuncay kara
Bulancak Ajans
SPOR VİTRİNİ
hacamat
Son Yorumlar
Deftere Yaz
Ziyaretçi Defteri
Düşünce ve Önerilerinizi bizimle paylaşın.
1. LİG PUAN DURUMU
Foother
SOSYAL MEDYA
Facebook Twitter RSS Sitemap
"Aydındere Haber Giresun Haber Karadeniz Haber | https://aydindere.com/"   Tum Hakları Saklıdır. © 2023 - 2024
Her hakkı saklıdır. Aydindere.com kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz. Haberlere yazılan yorumlardan kullanıcılar, köşe yazılarından ise yazarları sorumludur. Copyright © 2009 Sosyal Medya Uzmanı Gazeteler sanalbasin.com üyesidir