KARTAL: “GENÇLER ÖZÜNE DÖNMELİ, DEĞERLERİYLE BARIŞMALI, DEVLETİN UZATTIĞI ELİ HAVADA BIRAKMAMALIDIR.” DEDİ.
Yazarlarımızdan Eyüphan Kaya Yenişehir Kaymakamı ve Belediye Başkan vekili Serdar Kartal ile bir söyleşi gerçekleştirdi. Bu konuşma esnasında Kaymakam Kartal önemli açıklamalarda bulundu.
İşte o röportaj:
Kaya; Sayın kaymakamım kısaca kendini tanıtır mısınız?
ANNE BABA ÖĞRETMEN OLAN BİR AİLENİN EVLADI
Kartal: Öncelikle ilgi gösterip, bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederek konuşmama başlamak istiyorum. 1983 yılında Balıkesir’de doğdum annem, babam ikisi de öğretmendir. Aslen Malatya Hekimhanlıyız. Elazığ Sivrice’de ilkokulu okudum, Hekimhan’a bağlı bir beldede ortaokulu okudum, Lise öğrenimime Hekimhan’da başladım, Hacı Ahmet Akıncı lisesinde mezun oldum. 1999 yılında Ankara Siyasal Bilgiler fakültesini kazandım, 2003 yılında mezun oldum, 2004 yılında kaymakamlık sınavını kazandım, mesleğimizle ilgili tüm aşamalarda çalıştım. Adaylık, refiklik, kaymakam vekilliği ve birçok ilçede kaymakamlık yaptım,
TARİH ALANINDA YÜKSEK LİSANS YAPMIŞ, İNGİLTERE’DE, JAPONYA’DA EĞİTİM ALMIŞ
19 Mayıs üniversitesinde tarih alanında yüksek lisans, üç sene de İngiltere’de staj yaptım, Polis Akademisinde uluslar arası güvenlik bölümünde istihbaratla ilgili uluslar arası güvenlik ile ilgili eğitim aldım, Japonay’da genç liderler eğitimine katıldım. Ayrıca mesleğimizin icabı bir çok kurs ve programlara katıldım. İzmir Beyda, Kahraman Maraş Nurhak ve Türkoğlu ilçelerinde, Amasya, Yozgat, Gaziantep’te muhtelif ilçelerde kaymakamlık yaptım. Bir yılı aşkındır Sayın Cumhurbaşkanımızın, içişleri bakanımızın iradeleriyle ile Yenişehir kaymakamlığı ve Belediye Başkan vekilliğini yapıyorum.
Kaya: Belediye geldiğinizden beri ne tür çalışmalarınız oldu?
Kartal: Buraya atandığımdan sonra 15 gün dersime çalıştım, Buralarda Abdulhamit Hanın sevildiğini bilyordum, malum Hamidiye alaylarıyla Ermeni çetelerine karşı mücadele verilmiş, bende ABdulhamit han adına bir dernek kurup, mümkünse vakıflaştıramayı, bu vesile ile kültür merkezi, cami ve benzeri hayır kurumlarını açmayı düşündüm.
BU ŞEHRİN MANEVİYATINA SAHİP ÇIKMAK, DEVLET, MİLLET VE ÜMMET İÇİN ÇOK ÖNEMLİDİR.
Malum geçen sene Fetih Programı yaptık, bu şehir 639 yılında Peygamberimizin vefatından sadece 7 yıl sonra fethedilen, 27’si şehit, 540 sahabenin medfun olduğu birkaç peygamber makamının bulunduğu kutlu bir belde. Bu şehirde bu ruh ile gençlerin yetişmesi, devlet, millet ve İslam ümmeti açısından çok önemli görüyorum.
170 MİLYON BORCU OLAN BİR BELEDİYEYİ DEVRALDIK.
Belediyeye geldik 170 milyon borcu var, tabi bu borç Yenişehir belediyesi için büyük bir borç. Ortada yapılmış kayda değer bir iş de yok, olsaydı söylerdik, bilbordlarda Peygamber efendimize hakaret eden sapık bir zihniyet ile idare edilen bir belediye. Bu borçtan dolayı İller bankasındaki ödeneğimizin %45’inin kesintiye uğramasına sebep oluyor.
Biz 53 milyon bütçemizi 139 milyona çıkarttık %280 arttırdık üstelik bu ekonomik açıdan sıkıntılı yıla rağmen. Yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz, Sosyal belediyecilik, Altyapı yatırımları ve Maneviyat alanındaki yatırımlar olmak üzere üç alanda yatırımlar yapıyoruz.
Bütün köylerimizde parke çalışmaları yaptık, bekli bir iki köy kalmış olabilir, onlar da yakın zamanda tamamlanacak, asfalt ve kaldırım çalışmalarımız devam ediyor. İmar yolları açmaya çalışıyoruz ilçemizde kaçak yapılanma çoktur, bununla birlikte 15 km imar yolunu açtık. Altyapı çalışmaları ile ilgili problemlerimiz yok. 20 bin metrekare Aziz Sancar ve 20 bin metrekare Nurettin Mahmut Zengi parkını yaptık, Turgut Özal parkı yaptık, El-Cezeri parkını, At çiftliğini yaptık. Bu konuda katkıları olan müteahhitleri de tebrik ediyorum, imkanlarımız kıt, bunları yaparken yüksek kırımlarla yaptık.
SOSYAL PROJELER ÜRETTİK, MENEVİ YATIRIMA AĞIRLIK VERDİK.
Sosyal belediyecilik olarak da bir çok çalışmalarımız var, Kanserle ilgili bir projemiz var, “saçım saçın olsun” projemiz var, Dawn sendromlu , engelli vatandaşlarımıza yönelik projelerimiz var, Sahabe ve Peygamber türbelerini yeniledik, örtülerini değiştirdik, biz buranın maneviyatına uygun hareket ediyoruz, 80 derslik Kuran okulları yaptık, bunun kırkını sıfırdan yapıp diyanete tahsis ettik. Diyanete 32 bin kitap bastırdık, Kur’an okuluna gelen çocuklarımıza ücretsiz veriyoruz.
DİYARBAKIR ESNAFI ÇOK KİBARDIR.
Kaya:Diyarbakır’a gelmeden önce nasıl bilirdiniz, geldikten sonra nasıl buldunuz?
Kartal:Burası bizim memleketimiz, ben Malatyalıyım, burayla ilgili kötü bir izlenimim yoktu, burası Müslüman memleketi. Ben buranın insanlarını, Babamdan, Amcamdan, Dayımdan, Kardeşimden farklı görmüyorum. Eşim bazen alışverişe çıkıyor, halk ile daha iç içe; “bu kadar yer gezdik en kibar esnaf, en babacan insanlar burada” diyor.
Maalesef o malum zihniyet şehrin imajını bozmuş, zaten devlet o bozuk zihniyet ile mücadele ediyor, terörle mücadele devam edecek ama Diyarbakır insanına bu gözle bakamaya kimsenin hakkı yoktur. O bozuk zihniyet burada manevi tahribat etmiş, zaman zaman yaptıkları eylemlerle şehrin imajına leke sürmüşler.
DEĞERLER EĞİTİMİYLE ÖZÜMÜZE DÖNMELİYİZ
Bu marjinal kesimle her açıdan mücadele etmek lazım, halkın bu tuzaktan kurtulmasının tek yolu kendi öz değerlerine dönmesi, değerleri ile barışmasıyla olur. Yani fetih ruhuna dönmesi lazım, bununla ilgili bir proje de iç işleri bakanlığına verdik, ayrıca Hamidiye Külliyesi de bu amaca hizmet edebilecek kurumlardan biri olacak inşallah.
Bu külliyede 350 kişilik hafızlık yurdu var kızlarımız için, Hamidiye Camimiz ve Hamidiye parkımız var, yakında hizmete açacağız inşallah.
Ayrıca Abdülhamit Han Kur’an kursunu açtık FETÖ’den alınan bir binaya iki trilyon masraf ettik, 250 kişilik kız Kur’an kursu açtık elhemdulillah.
İlim Yayma Cemiyetiyle birlikte Hz.Fatıma Kuran kursunu yaptık 100-150 kişilik kapasiteli bir kurs, Seyit Battalgazi kursumuz 9 katlı 250 kişilik bir Kur’an kursu, Rabiatül Adeviye kültür merkezi bizden önce başlamıştı, tamamladık, tefrişatını da biz yaptık, orada aynı zamanda bir Kadın Kültür merkezi yaptık, Aliya İzzet Begoviç Gençlik Merkezi yaptık, Diyanet kültür merkezinin yanında.
Ayrıca değerler eğitimi adı altında 200 bin kitap dağıttık, bu sene de 400 bin kitap dağıtacağız, içerik itibariyle; Adalet, Hoşgörü, Üretim, paylaşım gibi değerlerin anlatıldığı kitaplar. Bir de çocuklara rol model olacak tarihi şahsiyetlerin olduğu kitaplar; Fatih Sultan Mehmet han, Selahattin Eyyubi, Aziz Sancar gibi.
Okullarımıza ilgi gösteriyor, yakından takip ediyoruz, 26 tane Zenginleştirilmiş kütüphane yaptık, 4 tanesi merkezi bütçe 22 tanesi Belediyenin bütçesinden aldım.11 Tane Kültür Merkezi yaptık yakında beraber açılışını yapacağız inşallah.
En çok beni sevindiren, Aişe Hafize Sultan sevgi evlerini yaptık, Yavuz Sultan selimin annesinin adıdır, mağdur ve kimsesiz kız çocuklarımızı orada barındıracağız.
Bu konuda ekibime, hayır sever iş adamlarına teşekkür ederim, bu çalışmaları 170 trilyon borca rağmen yapabilmek Yüce Allah’ın yardımı ve lütfü ile olur diye düşünüyorum.
Kaya:Genç bir lider olarak Diyarbakır gençliğine neler tavsiye edersiniz?
BİR HİÇ UĞRUNA ÖLÜME GİTMESİNLER
Kartal: Gençlerimizin yalan vaadlere kanarak dağa gitmesini istemiyoruz, oradaki yaşam ömrü, ortalama 6-7 sene üstelik Müslüman’ca yaşama imkanı da yok, üstelik giden istese de geri dönemiyor. dağda Marksist bir düşünce hakim, dinimize, mukaddesatımıza hakaret ediliyor, kızlara tecavüz ediliyor. Yazık günah değil mi? Üstelik bir hiç uğruna.
BEN TÜRK’ÜM ADAM GİBİ SİZE HİZMET EDİYORUM, SEÇTİĞİNİZ BAŞKAN İNACINIZA/NAMUS ANLAYIŞINIZA HAKARET EDİYORDU.
Şimdi ben bir Türk olarak buraya gelmiş adam gibi size hizmet ediyorsam birbirimizden ne farkımız var? Kayyumdan önceki başkan güya sizin iradenizle gelmişti, hizmet yapmayı bırak, din ve namusunuza hakaret ediyordu. Irk olarak Kürtler ve Türkler birbirine karışmış, artık bu iki kavmi kimse ayıramaz, bir milyon insan evlenmiş akraba olmuş, bu düşünce 60 70’lerde belki de 1800 yıllarda kalma marjinal düşünce olarak kaldı, önemli olan adil bir yönetim ile bir arada yaşamayı becermektir.
BU ÜLKE HEPİMİZİN, ADALET ANLAYIŞI İÇİNDE DAHA RAHAT YAŞAYABİLİRİZ,
Bizim hedefimiz gelişmiş dünya ülkeleriyle yarışmak, bir yandan da şahsiyet açısından özümüze dönmektir. Türk milleti derken tüm vatandaşlarımızı kast ediyoruz, önemli olan hak ve adalet çerçevesinde ülke bütünlüğümüzü koruyarak, birlik ve beraberlik içinde yaşamaktır.
ÜRETKEN OLACAĞIZ, ÖZÜMÜZE DÖNECEĞİZ, AHLAKIMIZI DÜZELTECEĞİZ.
8-10 yıl sonra artık bu çekişmeden eser kalmaz. Üretimde ilerleyebilmenin yollarını arayalım, bir Samsung, bir Ayfon ile yarışmanın yollarını aramalıyız. İslam dünyasındaki rehaveti, tembelliği, maalesef var olan ahlaksızlığı nasıl düzeltebiliriz? bunun yollarını arayalım.
Devletimizin uzattığı eli havada bırakmayalım, birlikte daha huzurlu ve mutlu günlere kavuşalım, diyeceğim budur.
Kaya:Bize zaman ayırıp, açık yüreklilikle sorularımızı cevapladığınız için teşekkür ederiz.
Kartal: Biz de size teşekkür ederiz, diyerek röportaj sona erdi.
