15 Temmuz 2016’da Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarihinde daha önce hiç karşılaşmadığı bir biçimde FETÖ/PDY üyesi asker üniforması giymiş teröristlerin gerçekleştirmeye çalıştığı hain bir darbe ve işgal kalkışması ile karşı karşıya kalmış ve Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’ın büyük devlet adamlığı sıfatı ve necip milletimizin feraseti, basireti ve üstün kahramanlığı ile bu melun ve meşum hareket akamete uğratılmıştır.Devletimizin bütün kurum ve kuruluşlarında kendilerine yer edinmiş bu vahşi teröristlerle mücadele yöntemleri gündeme gelmiş ve bu bağlamda birtakım yasal çalışmalar yapılmıştır. Bu mücadeleye öncelikle Türkiye Büyük Millet Meclisince üç (3) aylık Olağan Üstü Hal (OHAL) ilan edilmesiyle başlanmış ve daha sonra Bakanlar Kurulu tarafından Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) çıkartılarak söz konusu mücadeleye hız verilmiştir.
Bu bağlamda 22/7/2016 tarih ve 667 sayılı KHK’nin 4. Maddesi (1)’de “Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu değerlendirilen” şeklindeki ifade ile söz konusu terör örgütüne üyeliği, mensubiyeti, iltisakı ve irtibatı olan kamu çalışanları hakkında soruşturma başlatılması emredilmiş ve buna binaen de Yüksek Öğretim Kurumu üniversite rektörlüklerinin bu emrin yerine getirilmesi hususunda harekete geçmesini istemiştir. Bu bağlamda Üniversitemiz Rektörlüğü bünyesinde bir komisyon oluşturulmuş ve bu komisyonun yapmış olduğu titiz ve özenli çalışmalar neticesinde yirmi bir (21) personele görevden el çektirilmiştir. Görevden el çektirilenler arasında kamuoyunun da malumu olduğu üzere bir önceki dönemde rektörlük görevinde bulunmuş Prof. Dr. Aygün ATTAR da yer almıştır. Soruşturma sürecinde izlenen prosedür gereği söz konusu şahsın da ifadesi alınmış ve görevden el çektirmenin ana hatları -kamuoyuna yansıyan yanıltıcı ve sübjektif değerlendirmelerin aydınlatılması amacıyla- daha sonra kamuoyu ile paylaşılmıştır. Ayrıca söz konusu şahıs ile ilgili olarak Cumhuriyet savcılığı tarafından da bir soruşturma yürütüldüğü bilinmektedir. Rektörlüğümüz tarafından yürütülen soruşturmanın sonlandırılacağı makamın da Yüksek Öğretim Kurulu olacağının bilinmesine rağmen Prof. Dr. Aygün ATTAR, birtakım iftira ve hakaret içerikli basın açıklamalarıyla üniversitemiz yönetimini ve söz konusu komisyonu asılsız ve mesnetsiz bir şekilde suçlayarak kamuoyunu yanıltmaya ve yönlendirmeye çalışmaktadır.Üniversite yönetimi ve sözü edilen komisyonun büyük bir titizlik, özen, hak ve hukuka saygılı bir şekilde, zan ve vehimden uzak bir anlayışla yerine getirmeye çalıştığı bu görev, suçluluk psikolojisi bağlamında değerlendirilebilecek bir yaklaşımla değersizleştirilmeye çalışılmakta ve üniversitemizin kurumsal kimliği zedelenmek istenilmektedir.
Yaklaşık 4 yıllık birikmiş sorunların çözümü; otuz bini aşkın öğrenci ve çalışanı ile yeni bir eğitim öğretim yılı hazırlıkları için gecesini gündüzüne katan, ülkemiz adına katma değer üretmeye çalışan üniversite yönetimini suni gündemler yaratarak asıl işini yapmaktan alıkoymaya çalışan bu art niyetli kişilere karşı kamuoyumuzu dikkatli ve uyanık olmaya davet eder; her halükarda adalet, hakkaniyet ve hukuk çizgisinden sapmayacağımızı bir kez daha ifade etmek isteriz.
Hiç kimsenin kuşkusu olmamalıdır ki, gerek adli gerekse de idari yönden soruşturma konusu olanbu tezviratlar, yetkili mercilerceen kısa zamanda açıklığa kavuşturulacak ve Üniversitemiz bundan böyle eğitim ve bilim alanındaki başarılarıyla gündemde kalacaktır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
GİRESUN ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ