NÜFUS
MEMURLARI MI HATALI BİZ Mİ HATALIYIZ?
İnsanın varlığının resmi belgesi nüfus cüzdanlarıdır. Basit tabirle nüfus
cüzdanları insanların kafakağıtlarıdır. Türk Dil Kurumunun sözlüğünde “kişinin
kim olduğunu tanıtan belge, kimlik belgesi, tanıtma kartı, hüviyet” olarak
tanımlanmaktadır.
Dünyaya
gelen her insan nüfus müdürlüğünde kendisine çıkarılan kimlik kartı ile
kayıt altına alınır ve vatandaş statüsüne kavuşur. Nüfus Müdürlüğüne giden
ebeveynler belirledikleri isimleri nüfus müdürlüğünde çalışan memura
bildirirler ve kimlik kartı çıkartmak isterler.
Nüfus memurunun bir takım sorularını
cevaplayan ebeveynlerin bu noktada çok dikkatli olmaları gerekir. Çünkü
ebeveynin bildirdiği isim kimliğe değişik şekilde aksedebilir. Ülkemizde nüfus
müdürlüğünde çalışan memurların bu konuda gerek ebeveynlerden ve gerekse
kendilerinden kaynaklanan birçok hatalar yaptığı herkes tarafından bilinen bir
gerçektir. Bazıları çocuklarına verecekleri ismi günlük konuşma diliyle
nüfus memuruna yanlış telaffuz ederek söylemektedirler. Nüfus memurlarının bu
yanlışa mahal vermemesi, yanlışı anında farkedip vatandaşı uyarması ve
vatandaşın yanlışını o an düzeltme yoluna gitmesi gerekmektedir. Ancak
bazen de bunun tam tersi bir durum söz konusu olabilmektedir. Yani ebeveyn
belirlediği ismi nüfus memuruna bildirirken nüfus memuru isimleri yanlış olarak
algılayıp kaydedebilmektedir.
Gerek ebeveynin beyanından gerekse
nüfus memurunun yanlışlığından kaynaklanan hatalara ülkemizin her köşesinde
rastlamak mümkündür. Doğankent ilçemizde de böyle yanlışların olduğunu
görebiliyoruz. Süttaşı Mahallemizde Kasım Durmuş adlı vatandaşımızın isminin
kimliğine Gasim Durmuş olarak yazıldığını görüyoruz. Yöresel konuşmayla Gasim
olarak ifade edilen bu isim kayda da aynı şekilde geçmiştir. Doğankent’te
yıllarca esnaflık yapmış olan ve şimdilerde bu işi çocuklarına bırakan Dursun
İmamoğlu’nun ismi nüfus cüzdanında “Tursun İmamoğlu” olarak geçer. Yeniköy
mevkiinden Abdullah Durmuş’un ismi “Apdullah Durmuş” olarak yazılarak yanlış
yapılmış isimler arasında yer almaktadır. Süttaşı İlköğretim Okul Müdürü Cevdet
Bayram’ın kızı da bu yanlışlardan nasibini almış kişiler arasındadır. Onun ismi
de Sümeyye Bayram olacakken Sümeyya Bayram olarak kayıtlara geçmiştir. Yine
Yeniköy İslam mevkiinden İbrahim Işık’ın eşinin ismi Muhammet adlı çocuğunun
kimliğinde Nazmiye Işık olması gerekirken Hazmiye Işık olarak yazılmıştır.
Şevket Kabadayı’nın eşi Fadime Kabadayı’da da harf hatası yapılarak Fadime
yerine Fatime yazılmıştır. Söğütağzı Köyü’nden Kubilay Bayram adlı vatandaşımızın
ismi nüfus cüzdanında Kubulay Bayram şeklindedir. Ayşe isminin Ayşa, İsmail
isminin İsmayil şeklinde olduğu isimlere de bölgemizde rastlanılmaktadır.
Nüfus memurlarının yaptıkları
yanlışlar bazen resmiyette soy değişikliğine bile sebep olmaktadır. Soyadında
yapılan değişikliler onun sülalesini farklı kılabilmektedir. Süttaşı
Mahallemizde yaygın olarak kullanılan Kahraman soyadı bazı vatandaşlarımızın
kimliğine kahrıman olarak yansımış ve görünürde az olsa da resmiyette büyük yanlışlıklar
yapılmıştır. Yine Süttaşı Mahallemizde Çavuşoğlu sülalesinin soyadı Çekiç iken
Fatma Çekiç’in soyadı kimliğinde Fatma Çegiç şeklinde yazılmıştır. Yeşiltepe
Çöcen mevkiinde de Araz soyadı bazı ailelerde Aras şekline dönüştürülmüştür ki
bu da aynı aileyi ikiye bölmek zorunda bırakmıştır. Çatalağaç Köyü nüfusu
içersinde yer alan Kudu soyadları da bazı ailelerin nüfus cüzdanlarına Kudi
olarak yansımıştır.Süttaşı Mahallemizdeki Türkan soyadının ise kısa garip bir
hikayesi var. Türkan soyadının aslında turhan olduğu, Doğankent ve Süttaşı’nın
Gümüşhaneden Giresun'a bağlanırken memurların"h" harfini
"k" şeklinde yazdıkları ve turkan şeklini aldığı fakat daha sonra
turkan olamayacağı düşünülerek Türkan’a dönüştürüldüğü anlatılır. Bu yüzden
Karabey Türkan vefat ettiği zaman eşi ile soyadı farklı imiş. Bu sebeple eşi
bir süre Karabeyin emekli maaşını alamamış.
Yer adlarında da yazım yanlışlıklarının yapıldığına
şahit oluyoruz. Süttaşı Mahallemiz belediye olmadan önce Dandı Köyü olarak
geçmekteydi. Bazı kimliklerde doğum yeri olarak Dandi ismi yer almıştır ki bu
da hatalara örnektir. Harşıt-Harşit farklılığı da söz konusunudur.
Kısa bir araştırmayla çevremizde bu
tür hatalara çok fazla örnek bulabiliriz. Peki bu hataları en aza indirgemek
için ne yapılmalıdır? İnsanın varlığının resmi belgesi olan kimlikler nüfus
müdürlüğü tarafından düzenlendiğine göre nüfus müdürlüğünde çalışan
memurların belirli bir eğitim seviyesinde kişiler arasından seçilmesi,
hizmet içi eğitim ile seminerlere çağrılması, kendilerini yetiştirmeleri
gerekmektedir. Türk dil yapısına, isimler sözlüğüne, yer adlarına hakim
olmaları, yazdıkları kimlik bilgilerini ayrıca defalarca süzgeçten geçirmeleri
gerekmektedir. Ayrıca bizler vatandaş olarak bu konuda duyarlı ve dikkatli
olmalıyız. 24/05/2012
Kaynak: Adnan YAZICI - www.adnanyazici.net