Saadet Partisi Gençlik Kolları İl Başkanı Abdulkadir Bektaş, Bugün âlemlerin Efendisi Hz. Muhammed Mustafa’nın (S.A.V.) Mekke’den Medine’ye Hicretinin 1435’inci yılı. Yani Müslümanın asıl kutlaması gereken kendi yılının, kendi takviminin başı. Bu münasebetle tüm İslam Aleminin Hicri Yılbaşısını kutluyor, Alem-i İslama tüm insanlığa saadetler getirmesini diliyorum.
Hıristiyanların yılbaşı kutlaması olan Noel’e milletin cebinden her yıl milyonlarca lira para akıtılıyor. İslam’ın özünden uzaklaştırılıp ifsada maruz bırakılan Müslümanlara Kapitalist düzen eliyle gerekli gereksiz her türlü “özel” günler tüketim amaçlı topluma dayatılıyor. Karanlıklardan aydınlığa yol almak olan Hicret’in gerçekleştiği Hicri Yılbaşı’nı ise neredeyse hatırlayan yok. Yüzde 99’unun Müslüman olduğu söylenen ülkemizde gayrimüslimlerin bayramları özendirilirken, Müslümanların bayramları ve toplumsal olarak şuurlanmaları gereken özel günler sistemli olarak unutturuluyor.
Dünyanın her tarafında zulüm altında olan Müslümanlar için böyle günler, yeniden dirilmek ve ümmet olmak adına önem arz etmekte, bizlere de birey olarak Müslümanca bir duruş sergilemek için fırsat vermektedir. Kudüs’te Siyonist işgali, Suriye’de akan Müslüman kanı, Mısır’da unutulan Müslümanlar, Doğu Türkistan’da Kızıl Çin zulmü, Bosna’da yok sayılan Müslümanlar, Irak’ta, Afganistan’da ve daha nice İslam diyarlarına reva görülen kan deryası ancak Müslümanların aslını hatırlamalarıyla son bulabilir. Müslümanlar için güzel günler, İslam’în güzelliklerinin yeniden hatırlanması ve yaşanmasıyla mümkün olacaktır.
“Yaşanabilir Bir Türkiye’yi, Yeniden Büyük Türkiye’yi, Yeni Bir Dünya”yı kurmak ve bu gün ırkçı emperyalizm ve işbirlikçileri tarafından yürütülen ifsat ve zulmü engellemek için cihad etmek bir kulluk görevidir. Bu ise üzerimize büyük sorumluluklar yüklemektedir. İnsan için çalıştığının karşılığı vardır. Allah’ın razı olduğu kullardan olmak, huzur, barış ve kardeşlik ortamında yaşamak istiyorsak, Hakka bağlı bir medeniyetin kurulmasını arzuluyorsak, buna ulaşmanın yolu çalışmaktır, mücadele etmektir.
AKP İle CHP’nin Birbirinden Farkı Yok
Hem AKP’nin hem de muhalefet partilerinin belediyelerinin birbirleriyle yarıştıklarını , “Temiz toplum diyoruz ancak 2009 yerel seçimlerinden bu yana 1521 belediye başkanı hakkında soruşturma açıldı. Bunların yarısı CHP, diğer yarısı da AKP’nin belediyeleri. Biz demiyor muyuz bunların farkı yok” diye.
ÜLKEMİZ SAADET BELEDİYECİLİĞİNE HASRET
Ülkemizde 16 milyon yeni genç seçmen olduğunu, bu gençlerin Milli Görüş’ü ve Refah Partisi iktidarını ve efsanevi Milli Görüş Belediyeciliğini, yapılan hizmetleri bilmediğini belirterek, inşallah yeniden Belediyelerimizi geri alarak bu efsanevi hizmetlerin kaldığı yerden devam ettirileceğini, destanlar yazmaya devam edileceğini söyledi.
AKP’nin “Gençlik kamplarında, okuttukları müfredattan nasıl bir gençlik istediklerini de görüyoruz. Meşru özgürlük alanlarını kısıtlamak ise gençlerimizi gayri meşru alanlara itmektedir. Okul sokak ve diğer ortamlar gençlerimiz için tuzaklarla doludur. 12 yıllık eğitim süresince genç zihinlere medeniyetimizin dışından bilgiler yüklenmektedir”. “Yangın her tarafı sarmış durumda. Bu yangınlar söndürülmezse bu günümüzü etkilediği gibi geleceğimizi de etkileyecektir. Gelecek demek gençlik demektir. Gençlik bir milletin en asli gücü, en asıl ve en büyük gücü; dinamizmi, enerjisi, hareket ve heyecanı demektir” dedi.