ADANALI UMUT ŞAİR ŞİİRDEN UMUTLU..
Adanalı Şair Şiir Yorumcusu Ressam Hatice Umut'a 2010 Hikmet Okuyar Şiire Üstün Hizmet Ödülü Şiir Şenliklerinin Şöhretler Şehri Şebinkarahisar'da Şüsiyad Başkanı Hikmet Okuyar tarafından verildi.
13. Hikmet Okuyar Ödüllü Şiir Yarışması sonunda Şiir Şenliklerinin Şöhretler Şehri Şebinkarahisar'da tertiplenen 7 Gün 7 Gece Şebinkale Şiir Şenlikleri kapsamında Türkiye Sevdası isimli proje çalışmalarına şiirleriyle katkıları ve '' Şiire sevgi şaire saygı, şiir yorumcularına ve şiir kitaplarına daha çok ilgi sanata değer. Hikmet OKUYAR '' şeklinde dillendirilen özdeyişinin daha çok ilgi görmesi için yaptığı şiirli şuurlu etkinlikler vesilesiyle
19 MAYIS 2010 günü Şebinkarahisar Atatürk Evi ve Müzesi Bahçesinde Eğitimci Şair Şiir Yorumcusu Ressam Hatice Umut'a 2010 HİKMET OKUYAR ŞİİRE ÜSTÜN HİZMET ÖDÜLÜ verildi.
Adanalı Eğitimci Şair Şiir Yorumcusu Ressam Hatice Umut; şiir ve resim çalışmalarının kendisi için umut kaynağı olduğunu sık sık vurgularken 7 Gün 7 Gece Şebinkale Şiir ETkinlikleri kapsamında aldığı 2010 Hikmet Okuyar Şiire Üstün hizmet Ödülü ile kendisine şans kapısı açıldığını bundan böyle daha verimli çalışmalar yapacağını ve yeni ödüllere talip lacağını söyledi.Giresun, Şebinkarahisar Köprübaşı'nda Hikmet Okuyar imzasıyla proje çalışması olarak özenle hazırlanan Türkiye Sevdası isimli Tanıtım Turizm Kültür Sanat Eseri'ne katkı yapmaktan ve 7 Gün 7 Gece Şebinkale Şiir Şenlikleri konulu Karma Şiir Sergisi'nde ADANA'NIN GELİNİ isimli şiiri ile yer almanın mutluluğuğunu yaşayan Hatice Umut; şiirini Adanalı, Çukurovalı, Akdenizli Şiir Dostları başta olmak üzere Türkiye genelindeki tüm şiir, şarkı, türkü, müzik dostlarıyla paylaştığını bildirdi.
ADANA’NIN GELİNİ
Derinde, çukurda gezer ovaları,
Yeşil, yeşil serilir.
Emek emektir,
Köylümün nasır tutmuş elleri.
Başak başak altın misali,
Buğday hasat edilir.
Kuraklarda çatlar topraklar,
sesler ekin ekin yalvarır,
köylüm toplanır el açar,
yağmur duasına yönelir.
Ak pak ninelerim namaz niyazda,
İnci inci tane tesbih çekilir.
Razı olurlar rızıklarına hep,
her biri dirhem dirhem yetinir.
Şükürler huşu huşudur…
Sabah namazlarında yükselir.
Koca Toroslar yüce yüce…
Kalkan olur yutar karları.
Çocuklar hasrettir yağan beyaza.
Kış iner de çöker ya birden,
çıra tutuşturup odun yakarlar,
tüter isli isli bacalar.
Kıyıları ırmak olur,
çaylar yol alır ince ince,
yeşil mavi bir gelin akar…
Uzar dere tepe dolanır,
Süzülür süzüm süzüm.
Ceyhan, Seyhan kardaş olurlar,
Tarla sularlar bereket yüklü,
dönüm dönüm.
Sülün sülün dikilir minareleri,
göl kenarında ün salar.
Görkemli, ulu ulu,
Ah o Merkez Cami!
Fetheder gezenleri,
el açıp Allah’a diz çökenleri.
Şehrime nurlar saçar…
Işık ışıktır şerefeleri.
Taş köprüm ezelden tarih tarihtir,
İlk gözağrısı misali…
İncitmeden sessiz yürürler,
Hazinedir taşı toprağı, rengi.
Medeniyet nakşedilir yavaş yavaş,
bezenir Adana’ma, şehrime,
boy atar günbegün gelişir.
Pamuktandır çukur dokusu,
güneşten sıcak,
buhar buhar yayılır,
terdendir kokusu,
Adanalım tarla, bayır çalışır.
ara yağız yiğitleri vardır,
Korkusuzca karanlığı delerler.
Kıldan incedir ki,
boynu eğri yürürler.
Amâ gözlü gezer…
Baston tutar elleri,
şefkat dolu dedelerin…
Torun severler.
Askerler sıla özlerken,
Gelin kızlar, al yazmalı,
mektup gözlerler…
Benim analarım yürek yürek,
şehidine bayrak çekerler.
Kebaplar burcu burcu tüter,
inceden yassı şişe dizilir.
Al şalgamlar içilir,
havuç kokulu,
yıllanmış şaraba değer.
Çoluk çocuk dizilir,
Boncuk boncuk gözlü…
El öpmek için.
Azıcık, yudumcuk sevgi yeter.
Adana’mda bir gece öyle ki,
tüm gecelere değer.
Yanık sesle çığırır aşıklar,
“Gide gide bir söğüde dayandım,
O yare ben dağlar kadar güvendim.”
ezim ezim ezer ezgiler,
sazın bam teline bir değende…
sızlar yürekler,
sevdadan yana türkü söylerler.
Bir kız ak gelin olur,
gider bir köyden bir köye…
Şifler eşek eşek cevizi,
yayladan yerleri gezer,
adeta düşlediği gibi.
Gece yıldızları sayar sayar,
kendisine ışık seçer.
Ölse unutmaz Saimbeyli’yi…
İri gözleriyle güler,
O bir Ceyhan güzeli.
Ahşaptan evler süsler hayalini,
bir kulübesi olsun ister…
Kümelenir tâ orada,
Tavşan Tepesi.
Şehirlerin şehri Adana’m,
sende doğdum saf, güzel,
köylü kızı anamdan.
Sesler duyarım Ana dolumdan,
Kara’dan Doğu’ya,
bir de Ege’den,
geçemem Marmara’yı,
her yerden, Türkiye’mden,
beklerim yolcu yolcu gelen,
kervan kervan kafileleri.
Perverli, vefalı şehrim Adana’m,
konuklar kucaklasam,
kucak dolsa kucaklar,
amcalar gelseler bir bir,
görse keşke dayılar,
kardaşlar tutsun elinizden,
gelin gelin bacılar.
Hatice UMUT / ADANA
Okuyar Kitle İletişim : hikmetokuyar@hotmail.com