Sevgili okuyucular sizlere bu köşede Sakin Şehir (Cittaslow)’den bahsetmek istiyorum. Dünyada 161, ülkemizde 8 Sakin Şehir bulunmaktadır. Karadeniz’de tek Ordu Perşembe İlçesi bu ödüle layık görülen bir yaşam kenti olma özelliğini taşıyarak geçtiğimiz ay İtalya’da düzenlenen bir törenle belge ve ödülünü aldı. Ülkemizde Ordu’nun Perşembe İlçesinden başka İzmir’in Seferhisar, Muğla’nın Akkaya, Aydın’ın Yenipazar, Çanakkale’nin Gökçeada, Isparta’nın Yalvaç, Kırklareli’nin Vize ve Sakarya’nın Taraklı İlçeleri Sakin Şehir-Yavaş Şehir ( Cittaslow) özelliğini taşıyor.

Cittaslow kavramı, küreselleşmenin getirdiği sıradanlaştırmaya karşı gelen kentlerin kendi değerlerine sahip çıkarak kalkınmasını öngörüyor. Kentlerin yerel yemeklerine, esnafına, kendi gelenek, görenek ve tarihine sahip çıkmasını ve onları koruyarak dünya üzerinde diğer binlerce kentten farklı bir noktada bulunmasını ön plana çıkarıyor. Cittaslow, sadece kentin tarihsel zenginliklerine sahip çıkmayı değil, bilim ve teknolojiyi kent kalkınmasında en yaygın şekilde kullanmayı, yönetime katılımı en geniş ve demokratik formlarda gerçekleştirmeyi, bütün bunları gerçekleştirirken, doğayı ve çevreyi korumayı öngörüyor.

“Sakin Şehir” olabilmek için nüfusun 50 binden az olması, geleneksel yapıların korunması, trafiğin azaltılması, yerel ürünlerin kullanılması, fast-food dükkanları yerine yerel yemeklerin sunulduğu restoranların desteklenmesi, yenilenebilir enerji kullanılması, eski yapıların restore edilmesi, gürültü kirliliğinin engellenmesi, hava kalitesinin yükseltilmesi, organik ürün üretilmesi ve el sanatlarının korunması gibi 60’ a yakın kriterin yerine getirilmesi gerekiyor.

Tüm bunları niçin anlattım; Karadeniz’in şirin diğer kent ve kasabaları gelecekte böyle yaşam alanları haline getirilemez mi? Giresun’un Piraziz, Bulancak, Keşap ve Tirebolu İlçeleri sanırım bu alanda vizyon belirleyebilir, Sakin Şehir olma yolunda en azından hedefini çizebilir. Bunun için en büyük görev hiç kuşkusuz yerel yönetimlere düşmektedir. Geleceğin belediye başkanları bu alanla ilgili projelerini ortaya koymak zorundadırlar. Bulancak’ta, Piraziz’de yaşayan ve yaşamak zorunda olan bizler böyle bir şehrin özlemini daha fazla çekmek istemiyoruz.

Evet sayın okuyucular ne dersiniz, böyle bir kentlerde yaşamak istemez misiniz?

Hakkı YILMAZ / Eğitimci-Eğitim Denetmeni