SİSDAĞI 'NA MI?
Zeki AL
İnip-çıkmak her babayiğidin harcı değil..
Çavuşlu’dan 38 km…
Dağa bir çıkan pişman, bir de çıkmayan!
Güneşli günlerde tozu, yağmurlu havasında çamuru çekilmez durumda..
Öyleyse Sisdağı’na çıkmayacağız….
NE İNERİM NE DE ÇIKARIM
Devam edelim….
Taaaa 1100 km yoldan İstanbul’dan buralara neden geldiğimi de anlamış değilim.
Sisdağı organizesi sıfır…
Ne protokolü belli ne organize edeni….
Habire Horan’a dalmışlar….
İki tel ile “gıv gıv da gıv gıv..”
Hadi bunlar da olsun ama Erzurum’dan,Eskişehir’den, Bursa’dan , İstanbul’dan gelen Karadeniz’i görmeyen insanlar var..
Nerede misafir kabül bölümünüz..?
Yemekten vazgeçtik bu misafirlere ikram edecek bir bardak çayınız da yoksa, yazık emeklerinize, yazık yollarda geçen uykusuzluğumuza…
Doğa harika, misafirperverlik sıfır…
Türküçülere gösterilen ilgi, diğerlerine yansımıyorsa, ne yapayım Sisdağı’nı…
Kimseyi görmeden, geri döndük!
Bana sorarsan, annemden yeniden doğsam Sisdağı’na mı?
Asla çıkmam da inmem de..
O kadar güzellik arasında yazılacak, kaleme alınacak çok şey var ama neden yazayım..
ÇARE OLACAK SARIGÜL
Sisdağı’na şenliğe gidiyoruz..
Çavuşlu’dan yaylaya kadar otantik güzelliği bozulmayan çeşme kalmamış..
Tarihi çeşmeler ve duvarlar dahil üzerinde;” ÇARE SARIGÜL” YAZIYOR”
Dua edeni görmedim ama “rezalet, kepazelik” diyenlere çok rastladım..
Sarıgül’e sorulsaydı buna izin vermezdi…
1-2 bez de görevini yapardı..
Görele’deki Sarıgül hayranı kimlerse, Sarıgül sevgisini nefrete dönüştürmüşler..
DEVAMI: Ağaçbaşı Festivali