Giresun gabuğunu gıramadı, sadece İstanbul’daki Giresunlu gabuğunu çatlattı.

      Eğribel Osman Ağa Tüneli açılıp Kayseri’nin, Malatya’nın, Sivas’ın, Elazığ’ın, Erzincan’ın, ihraç malları kamyonlarla Giresun limanına gelmeye başlamadan, Limanda binlerce Giresunlu kamyoncu, binlerce Giresunlu iş bulmadan Giresun gabuğunu gıramaz.

      OR-Gİ  havaalanı açılıp her gün uçaklarla gelen binlerce misafir Giresun’un ilçelerine, köylerine, yaylalarına dağılmadan Giresun gabuğunu gıramaz.

      Anadolu’dan Karadeniz’e çıkacak demiryolu Tirebolu dan geçmeden Giresun gabuğunu gıramaz.

      Giresun’daki ve gurbetteki Giresunlular bir araya gelip Ordu’nun Sağrası  gibi bir tesisi ortaya çıkaramazlarsa Giresun gabuğunu gıramaz.

      Gurbetteki Giresun’lu 2011 seçimlerinde İzmit’te, Zonguldak’ta, Bursa da, Ankara’da, siyaseten değil gabuğunu gırmak, gabuğuna daha da kalınlaştırıp kendini içine hapsetti.

      Bu illerdeki seçmen Giresunlular seçilen olarak temsil edilmediler.

      2011 seçimlerinde İstanbul da Giresunlu köy dernekleriyle, ilçe dernekleriyle, il dernekleriyle, federasyonuyla her siyasi partide politika yapan hemşehrilerimizin eline İstanbul’daki Giresunlu siyaseten gabuğunu gırsın diye çekiç verdi.

      Ne yazık ki sadece AK partide politika yapan hemşehrilerimiz çekiçlerini kullanıp İstanbul’daki Giresun’un gabuğunu siyaseten çatlattı.

      AK parti dışında, diğer partilerde politika yapan hemşehrilerimiz İstanbul’daki Giresunlunun artık seçen olmaktan bıktıklarını, nüfuslarına göre seçilende olmak istediklerini partilerinin il teşkilatlarına, Genel Merkezlerine anlatamadılar.

      Ellerine İstanbul da yaşayan bir milyon Giresunlunun verdiği çekici kullanamadılar.

      İstanbul da 10 milletvekili çıkaracak Giresunlu seçmen ancak 4 veya 5 milletvekili ile temsil edilecek. Gabuk çatladı ancak gırılmadı.

      Bir de İstanbul’daki Giresunlunun ekonomik olarak gabuğunu gırması  lazım.

      Bugün  İstanbul da yaşayan her 15 kişiden biri Giresunlu.

      Ne zaman ki İstanbul da her 15 otelden biri, her 15 fabrikadan biri, her 15 ihracatçıdan biri, her 15 ithalatçıdan biri, her 15 tüccardan biri, her 15 müteahhitten biri Giresunlu olur, işte o zaman Giresunlu ekonomik olarakta gabuğunu gırmış olur.

      İstanbul Feshane 5. Giresun günlerine üçüncü günü gittim.

      Hemşehrilerimizin ilgisi trafikte başlıyordu. Feshaneye kilometreler kala çoğunu 28 ile biten plakalı araçların oluşturduğu konvoyun peşinde adım adım feshaneye gelebildik.

      Mahşeri kalabalık otoparkta başladı Feshanenin bahçesinde insan seline takılıp yine adım adım içeri girebildik.

      Ziyaretçilerde, biz de bu şehir de varız, bizde bu büyük şehrin sahiplerindeniz, bizi de herkes hesaba katsın coşkusu vardı.

      Bu sene birinci ve ikinci günleri görmedim, üçüncü günde bazı  stantlar da günün önemine uygun heyecan yoktu.

      Görevli hemşehrilerimiz bazıları devlet zoruyla Pazar günü mesai ücreti verilmeden çalıştırılan memur psikolojisindeydiler, misafirler gitse de bizde uyusak havasındaydılar.

      Giresun Günleri organize eden başta federasyon başkanı Hasan Turan olmak üzere Federasyon yöneticilerinin, ilçe dernek başkanı ve yöneticilerinin yüzlerinde aşırı yorgunlukla, gördükleri muhteşem kalabalıktan emeklerinin boşa gitmemesinin mutluluğu karışmıştı.

      Giresun medya platformu, etkinliği düzenleyen Federasyon yöneticileri, dernek yöneticileri kadar gayretli ve sorumluluk sahibi idiler.

      İstanbul dan milletvekili adayı olan hemşehrilerimiz, Feshanenin girişinde durup üçgün hemşehrilerini karşılayıp, yüz binlerce Giresunluya tek tek hoş geldiniz deyip ellerini sıksaydı. Türkiye genelinde 2011 seçimlerinin en verimli çalışmasını yapan adaylar olurlardı. Çok büyük sempati toplarlardı.

     Adaylarımızın kapının önünde durup hemşehrilerimizi karşılamaları  ne kadar şık ve sempatik olursa, kapının önüne siyasi parti amblemi propaganda minibüsünü çekmesi o kadar antipatik olmuş.

     Muhteşem organizasyonu düzenleyenleri de sıkıntıya sokmuş.

     Bu yıl özel sektörün en hareketli ve canlı stantları, Tireyakioğlu ve Saraçoğlu markasıyla Şebinkarahisar’ın cevizini, pestilini, pekmezini, çemicini, fındık helvasını pazarlayan firmaların stantlarıydı.

     İki firmanın stantları önünde gurbetçi hemşehrilerimiz sıra oluşturmuşlardı.

     Yerel yöneticilerimiz, gurbetteki derneklerimiz, hemşehrilerimiz destek verirse bu iki firmada Türkiye’nin büyük illerinde satış noktaları olan, Türkiye’nin markası haline gelebilirler.

     Feshanedeki aşırı ilgi firma sahiplerinde bu yönde cesaretlendirmiştir.

     Giresun Belediyesi standıyla, afişleriyle Ömer Cinel farkını hemen fark ettiriyordu.

     Beni feshanede en çok heyecanlandıran karşılaşma 25 yıl önce Gurbetçi Giresun dergisi ile başlattığımız, Gurbetteki Giresunlu siyasi haklarına sahip çık, gurbette seçilen olmak Giresun’lununda hakkıdır yürüyüşümüzün İstanbul ayağında omuz omuza çalıştığım İSHAK KUŞ’la karşılaşmam oldu.

     25 yıl önceki gurbette nasıl siyasi bir güç olabiliriz diye yaptığımız ilk çalışmaları karideste yaptığımız ilk geceyi, Mavi Marmara da her siyasi görüşteki ve her ilçemizden 2000 Giresun halk önderinin katıldığı, o muhteşem geceleri konuştuk.

     Bu hareketi İstanbul da ilk başlatan Remzi Mamaşoğlu’nun, Adnan Odabaşı’nın, Emin Akburak’ın, İhsan Tekoğlu’nun, Doğan Yakupoğlu’nun, Ahmet Güler’in, Ahmet Yılmaz’ın, AV. Temel Yavuz’un, Hüseyin Kuru’nun, Nazmi Sezer’in, Kamil Şensoy’un, AV.Kemal Usta’nın, AV. Ahmet Çonoğlu’nun, AV.Müslim Eriş’in kulaklarını çınlattık.

     Giresunluların bileklerinin gücüyle, alınteri dökerek İstanbul dan milletvekili çıkardıkları rahmetli Temel Gündoğdu’nun gurbetteki Giresunlulara nasıl et ve kemik gibi kaynaştığını konuştuk.

     İshak Kuş hemşehrilerine duyduğu sorumluluğun yükünü babasının omuzlarından alıp babasının şevki ve heycanıyla yüklenip taşıyan Mavi Karadeniz TV’nin sahibi Fuat Kuş’a devretmenin huzura ve mutluluğu içindeydi.

     10 Temmuz 2011 de Eğribel Osman Ağa tünelinde buluşmak üzere anlaşıp vedalaştık.

     Giresun dergisinin sahibi Remzi Mamaşoğlu ve Feshane Giresun günlerine ilk canı, ilk ruhu veren Halil Kütük’le 25 yıllık bayrak yarışının, Giresunlunun gurbetteki muhteşem yürüyüşünün değerlendirmesini yaptık.

     Feshane tek kelimeyle muhteşem bir halk hareketiydi. Başta federasyon başkanı  Hasan Turan ve yönetim kurulu üyeleri olmak üzere Feshaneye destek veren bütün ilçe, köy derneklerimizin başkan ve yöneticilerine, Giresun Valiliğine, İlçe Kaymakamlık ve Belediyelerimize otçu göçünde yaylaya çıkar gibi İstanbul’un her yönünden akıp feshaneye gelen hemşehrilerimi kutluyorum.

     İstanbul’daki Giresunlu siyaseten gabuğunu çatlattı, inşallah bu yürüyüş her yıl büyüyerek devam edecek.

     Giresun’daki Giresunlu da, Gurbetteki Giresunlu da siyaseten çatlattığı kabuğunu, bir gün mutlaka ekonomik olarak ta kırıp çıkacak.

     Yalnız Hasan Turan ve ekibine bir tenkit bulup şevklerini kırmazsam olmaz. Ne de olsa ser de Giresunluluk var.

     Astığınız afişlerin ipi ince olmuş sarkma yapıyordu. Bu kusurda size yeter.             

AV.MURAT TOKER